TARİHTE ZEYTİN

                     Tarihsel Gelişim
Evrenin en sağlıklı,en doğal bitkisel yağ kaynağı olan zeytinin ve dolayısıyla zeytinyağının tarihi, sekiz bin yıl öncesine dayanır. Tarihsel gelişiminde çok sayıda efsaneye konu olan zeytin;yazıtlarda,kutsal kitaplarda yer almış,zeytin dalı günümüze kadar barışın simgesi olmuştur. Oleacea familyasının bir üyesi olan zeytinin (Olea europaea L.) anavatanı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni de içine alan Yukarı Mezopotamya ve Güney Asya’dır.Zeytin bu coğrafyaya iki koldan yayılmıştır. Birinci kol,Mısır üzerinden Tunus ve Fas’a, diğer kol ise Anadolu üzerinden Ege adaları, Yunanistan, İtalya ve İspanya’ya uzanmıştır. Samiler,zeytini islah eden ilk uygarlık olmuştur (Bakınız Şekil 1)
"Tüm ağaçların prensesi" ve barış simgesi zeytin bitkisi ve ondan elde edilen zeytin yağının günümüzde olduğu gibi Antik Çağ yaşamında da önemli bir yeri vardır. Linear B tabletlerinde verilen bilgiler zeytinin Bronz Çağ ekonomisindeki yerini ortaya koyar.

 

Zeytin, daha o zamanda yakıttan parfüm ve aydınlatmaya kadar geniş bir üretim alanının hammaddesiydi. Ve bu özelliğiyle üretildiği Bronz Çağ'dan başlayarak Ege ve Akdeniz'de üreticilerin olduğu kadar saray ve kent ekonomisinin gelişimine de kaynaklık etmekteydi. Mykenai'de bulunmuş büyük pithosların yağ depolama amacıyla kullanıldıkları, Girit krallarının gücü ve varlıklarını akdeniz ülkelerine yaptıkları zeytinyağı ile şarap üretimine borçlu oldukları, Anadolu ve Kuzey Afrika'daki bazı merkezlerin de önemli oranda yağ ticareti yaptıkları bilinmektedir. Günümüz Türkçesine de yerleşmiş olan "zeytin" batısemitik kökenli "zajit", eski Grek'çedeki "elaia" ve Latince "oleum" kelimelerinin de yine semitik dilinde yağ anlamındaki ulu"dan geldiği söylenmektedir.
Her ne kadar yabanıl zeytinin Ege'de Buz Çağı sonundan önceki varlığına ilişkin kanıtlar varsa da kültür zeytinin ne zaman ve nasıl üretildiği konusundaki bilgilerimiz yetersizdir. Bu olgu bir yerde zeytin bitkisinin biyolojik yapısından kaynaklanır. Çünkü, kültürleştirilmiş bir zeytinden, kendisi gibi değil yine yabanıl bir zeytin yetişmektedir; aşılama yoluyla kültürleştirilmiş dallara sahip olsa da yabanıl kökleriyle alt gövdeden başlayarak sürekli yabanıllaşma eğilimi gösterir.
"Zeytinyağı" sözcüğüne, Türkçe'de ilk kez, Harzemşahlar döneminde yazılmış olan, Arapça-Türkçe Mukaddimet Ul-edeb adlı sözlükte rastlanmıştır.

 

ZEYTİN DENİNCE ZORLU AKLA GELİR
 
 
Bugün 2 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol